
Hikayemiz
Bodrum; Türkiye ve hatta Dünya’nın gözünün üzerinde olduğu antik ve kadim şehir. Şüphesiz Bodrum ve çevresinin tarihi bu coğrafyanın ilk uygarlıklarına dayanıyor. Sadece stratejik konumu ve bereketli toprakları değil aynı zamanda sahip olduğu ılıman ve klimatik iklimi bu şehri son derece yaşanılası bir yer haline getiriyor.
İşte tam da bu sebeple; tarihimizin her döneminde bu şehir insanların ayak bastığı; yaşamlarını sürdüğü, kendilerinden maddesel ve enerjisel izler bıraktığı; şairlerim, tarihçilerin hakkında sayısız kez kalemlerini oynattığı büyülü bir şehir, belki de bir mabet.
Her yıl yüz binlerce insan; yılın geri kalanı boyunca emeklerini ve zamanlarını bu şehri ziyaret edebilmenin hayali ile harcadıktan sonra Bodrum’a Cevat Şakir’in; bir diğer adıyla Halikarnas Balıkçısı’nın meşhur dörtlüğü ile karşılanarak giriş yapıyor:
‘’ Yokuşbaşı’na geldiğinde Bodrum’u göreceksin,
Sanma ki sen geldiğin gibi gideceksin.
Senden öncekiler de böyleydiler,
Akıllarını hep Bodrum’da bırakıp gittiler... ‘’
Bu şehirde enteresan bir enerji var. İsmi, cismi farketmeksizin Dünya’nın dört bir yanından İnsanlar bu enerjiyi tatmak, bu enerjiye ortak olmak için bu şehre geliyor ve kendi olumlu enerjilerini buraya bırakarak gidiyorlar. Sonuçta zihnin yaydığı enerjinin ulaştığı mesafeyi ve şiddeti henüz ölçebilmiş değiliz değil mi ?
İşte Evim Bodrumda’nın hikayesi tam da burada başlıyor !
Akıllarını Bodrum’da bırakıp gidenlere Bodrum’un saklı güzelliklerini, bu şehirde yaşamanın inceliklerini, daha önce dikkatinizi çekmemiş farklı noktaları sizlere sunmayı ve Bodrum’da gayrimenkul yatırımı yapmak isteyenlerin uğrak noktası olmayı amaçlıyoruz.
Uzun lafın kısası;
Aileye hoşgeldiniz !



